Hipertansiyon, kardiyovasküler hastalıklar, kalp yetmezliği, kardiyomiyopati ve benzer kalp hastalıkları günümüzde tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de en sık karşılaşılan ölüm nedenleri arasında yer alıyor. Kalp hastalığı riski taşıyan kişilerin mutlaka uzman hekim ve beslenme uzmanı iş birliği ile önlem alması gerektiğini belirten Acıbadem Adana Hastanesi Diyetisyen Çisem Gündüz Gizir, kalp sağlığına iyi gelecek bu besinlere sofrada mutlaka yer verilmesini öneriyor.
Yağlardan uzak durun:Sebze yemeklerini pişirirken 1 kg sebzeye yalnızca 2 çorba kaşığı kadar zeytinyağı kullanılması yeterli. Et yemeklerini pişirirken ise etin kendi yağından faydalanmak öneriliyor. Kuyruk yağı, iç yağı, margarin ve diğer katı yağların yanı sıra kaymak, krema ve yoğunlaştırılmış süt tozunun ise beslenme programından çıkarılması; ayrıca etlerin yağlı kısımlarının ve kanatlı hayvanların deri kısımlarının tüketilmemesi gerekiyor.
Süt ve süt ürünlerini az yağlı tercih edin: Süt, yoğurt, ayran, peynir, kefir gibi süt ve süt ürünleri, iyi kalite protein, kalsiyum, fosfor, çinko, B2 vitamini ve B12 vitamini olmak üzere birçok besin öğesinin önemli kaynağı. Ancak bu ürünleri tüketirken içerdikleri yağ miktarları göz önünde bulundurulmalı. Az yağlı ya da kaymaksız olanlar tercih edilebilir. Tüketim miktarlarının da günlük alınması gereken enerji ihtiyacı doğrultusunda kişiden kişiye değişeceğini hesaba katmak önemli.
Günde 5 porsiyon sebze ve meyve tüketin: Taze sebze ve meyveler vitamin, mineral, posa ve birçok fonksiyonel besin bileşenini sağlayan önemli bir besin grubu. Bu nedenle kalp sağlığını korumak için mutlaka günlük olarak tüketilmeli. Taze sebze ve meyve tüketiminin artırılması kalp hastalıkları, inme ve bazı kanser türleri gibi kronik hastalıklara koruyucu rol oynuyor. Günde en az 5 porsiyon sebze ve meyve tüketilmesi; kabuklu yenebilenlerin de kabuğuyla birlikte yenilmesi büyük önem taşıyor. Bu miktarın kadınlar için günde 2 porsiyon, erkeklerde ise 3 porsiyonun
meyve olması öneriliyor. Salatalarda kullanılan sebzelerin çeşitlendirilmesi ve mümkün olduğunca farklı sebzelerin kullanılması da bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı oluyor.
Tuzu azaltın:Kan basıncını kontrol altında tutmak ve hipertansiyon riskini önlemek amacıyla tuz tüketiminin mutlaka kısıtlanması gerekiyor. Tuzu azaltılan yemeklerde aroma ve lezzeti artırmak için çeşitli baharat ve otlar denenebilir. Şalgam ve turşu gibi salamura-konserve besinlerin tüketilmesi ise yine kan basıncını yükseltebildiğinden bu ürünlerin dikkatli tüketilmesi gerekiyor.
Haftada en az 2 kez balık yiyin: Omega-3 yönünden zengin olan balık HDL (iyi kolesterol) seviyesini yükseltip, LDL (kötü kolesterol) seviyesini düşürerek kalbin korunmasına yardımcı oluyor. Aynı zamanda kanda pıhtılaşmanın azalmasına, trigliserit seviyesinde anlamlı düşüşler elde edilmesine ve kalp ritminin düzenlenmesine yardımcı oluyor. Sonuç olarak balık tüketmek kalbe iyi geldiğinden haftada en az 2 gün balık yenilmesi öneriliyor. Pişirme yöntemi olarak ise kızartmalardan uzak durup fırınlama, ızgara ya da buğulama yöntemlerinin kullanılması öneriliyor.
Her gün 30 dakika yürüyün
Fiziksel olarak aktif olmak sağlıklı bir yaşama adım atmanın ilk basamağı. Günde en az 30 dakika yürüyüş yapmak bile kalp sağlığına iyi geliyor. Arabanızı gitmek istediğiniz yerin uzağına park edip yürüyeceğiniz mesafeyi artırabilir, otobüsten 1-2 durak önce inebilir, asansör yerine merdivenleri tercih edebilirsiniz. Aynı zamanda akıllı telefonunuza adım sayar programları yükleyip kendinizi kontrol etmeniz de hedeflerinizi yüksek tutmanıza yardımcı olacak önlemler arasında.