Hayata dair söylenecek her şey sağlık ve mutluluk üzerine söylenmeliyken saçma sapan gereksizlikleri gerek sanarak parçalıyoruz kendimizi. Sanırım ağır bir vedadan yeni çıktığım için efkarım ve şükürsüz geçirdiğim mutluluklara hayıflanıyorum. Elin tutarken tutmanın, gözün görürken görmenin kulağın duyarken duymanın verdiği hazzı, kaybetmeden anlayamamamıza öfkeleniyorum. Ya da bir sevdiğinin bir telefon uzağında olduğunu bilmenin verdiği mutluluk neyle ölçülebilir ki?
Kaybetmeden değer bilmeyen varlıklar olduk çıktık. Elimizdekiler gitmeden değer biçmiyoruz onlara. Alo dediğinizde duymak istediğiniz sesi duymak ne büyük bir lütuf hiç düşündünüz mü? Mesafeden kaynaklı hasretlere hasret demiyorum artık. Çünkü vuslat kendi irademe bağlı ve hiçbir şey olmazsa sesine erişebilmenin verdiği mutluluk var. İşte hayat böylece sürüp giderken, keşkelere yer açmamak lazım yaşamın içinde. Pek çok şeye fatura edilse de, sonradan insanın içini asıl yakan şey keşkeler oluyor.
Düz yaşamalı hayatta. İçinden geldiği gibi. Şükrederek, mutlu olarak , değer bilerek. Etrafı, insanların konuştuklarını takmadan. Nede olsa hayat sizin ve birilerini amel defterinizi tutmakla görevlendirmiyorsunuz. En derinine kadar bakmalı gökyüzünün, öyle ki gözünü kapattığında da görebilmelisin mavinin tonunu ve iyice içine çekmelisin denizin kokusunu. Tüm ağaçlar senin ve hepsi gölgelerini sana sunmak için bekliyor. İnanmıyorsan dene bak hiç itiraz edecekler mi? Gördün mü bak mutluluğuna hizmet edebilecek ne çok şey var.
Unutmamak gerek ki sırtını duvara dayamalısın, hareketli insanlara değil. Sabit olmalı sırtını dayadığın güç ve kendi ayaklarına güvenmelisin biraz daha yol almak istiyorsan. Ne başkaları senin beklentilerini karşılamak zorunda, ne de sen onlarınkini. Kimse kimsenin mutluluğuna tahsisli değil ve olmamalı da. Başkalarına verdiğiniz değeri kendinize de verin. Kendinize zaman ayırın.
Umutlarınız olsun mutluluğa dair ve mutlu olabilmeyi mucizelere bağlamayın. Nefes alabilmek bile mutluluktur nefes alamayana o yüzden elinizdeki mutlulukların listesini çıkarın ve şükredin.
Tutunabilmek lazım hayata bir yerinden. Etrafınıza, altında kalabileceğiniz duvarlar örmeden umutlar beslemek lazım mutluluk üzerine. Umut tohumları ekmek lazım yüreğe mutluluk biçebilmek için. Var olanı geçicilerle köreltmeden, kıymet bilerek solumak lazım havanın tadını.