Kiğılı Defterdar Hacı Hafızzade Mehmet Galip Beyin oğludur. Annesi Çanakkale Çan nahiyesi müdürü Kahraman Ağanın Kızı Emine Hanımdır. Ayrıca Emine adlı bacısı, Mithat ve Necip adlı kardeşleri vardı.
Süleyman Necati 17 Nisan 1889 yılında Kiğı'da doğdu. İptidai Mektebi ve Rüştiyeyi Kiğı'da okudu. Babasının tahsilat müdürü olarak bulunduğu Konya'da "İdadiyi" ve "hukuk Mektebini" 1911 yılında bitirdi. Öğrenciyken Kiğılı Dibabzade Mustafa Efendinin kızı Naciye hanımla evlendi. Bu evlilikten Tomris adlı kızı, Oğuz, Mustafa ve Ali Gürbüz adlı erkek çocukları dünyaya gelmiştir.
Süleyman Necati daha öğrenciyken memuriyete başlamış Ilgın Ziraat Bankasında , Konya'da nüfus ve tahsilat katipliğinde bulunmuş, hukukçu kimliğiyle adliyede değil Maarif hizmetlerinde görev alarak Konya "İttihat ve Terakki İdadisinde" muallimliğe başlamıştı.
1913 yılında Erzurum'a gelerek "İttihat ve Terakki Mektebini" Yeğen Ağa Mahallesinde bulunan Habip Babanın tekkesinde kurarak mektebin müdürlüğünü ve Türkçe muallimliğini yürüttü. Erzurum Eğitim tarihinde bir ilk olan Tatbikat kısmı ile çocuk bahçesi adı verilen bugünkü ana okullarının ilk defa açılışını gerçekleştirdi.
Kiğı'dan Vilayet Meclisi umum-i azası seçilerek hizmet etmeye devam etti. 16 Şubat 1916'da Erzurum Ruslar tarafından işgal edilince tekrar Konya'ya giderek "İttihat Terakki Mektebi" müdür ve merkez azası olarak çalışmalarını sürdürdü.
12 Mart 1918 yılında Erzurum düşman işgalinden kurtulunca tekrar Erzurum'a dönerek 7 Ekim 1918 yılında Trabzon üzerinden gelerek 4 sınıflı "Albayrak Mektebini" yeniden açmağa muvaffak oldu. Mektepte kardeşi Mitat Turanlı, Sıtkı Dursunoğlu, Cevat Dursunoğlu ile birlikte Taş Mağazalarda bulunan "İttihat ve Terakki Hanı'nda" çalışmaya başladılar. Savaş sonunda Erzurum'da kurulan ilk mektep böylece "Albayrak Mektebi" olurken bugünkü "İnönü İlkokulu'nun" temeli atılmış oldu.
Mondros Mütarekesinin bazı maddeleri Erzurum'un Ermenilere verileceğini içermesine karşılık bir kısım arkadaşıyla birlikte "İstihlas-ı Vatan Cemiyetini" kurdu. 1913 yılında çıkarılan ancak savaş yıllarında çıkarılamayan "Albayrak Gazetesini" 5 Mart 1919'da tekrar yayın hayatına sokarak basın yoluyla propaganda çalışmalarına başladı ve "Gazete Vilayat-ı Sitte Ermenistan olamaz" başlığıyla çıktı. Çalışma gurubu içinde Cevat ve Sıtkı Dursunoğlu kardeşler, Hüseyin Avni (Ulaş) Bey, Nazım Nazmi ve M. Mustafa bulunmakta idi.
Atatürk'ün Erzurum'a 3 Temmuz 1919'da geldiği andan itibaren yakın çalışma arkadaşı oldu.
Erzurum kongresine Karaköse azası olarak katıldı. Müdafa-i Hukuk Cemiyetlerinde aza olarak görev aldı.
6 Ocak 1920 yılında "Son Osmanlı Mebuslar Meclisine Erzurum Mebusu" olarak seçildi. İstanbul'un işgali sonrasında Ankara'ya gelerek Büyük Millet Meclisine katıldı. Ankara'nın ikinci matbuat müdürlüğünden sonra Gümrü Anlaşması ve Londra konferanslarında Türkiye mümessili sıfatıyla bulundu. Birinci Mecliste 10 Ağustos 1923 yılına kadar görev yaptı. Şapka hadisesi ve İzmir suikastlarından yargılandı ve suçsuz bulundu.
Mustafa Kemalin Atatürk'ün isteği üzerine İstanbul Kız lisesi, Darüşşafaka'da Lisesi'nde Tarih- Coğrafya muallimliklerini yaptı. Fransız Saint-Benoit, Amerikan Kız Koleji, Galata Ermeni Lisesi'nde Türkçe dersleri verdi. 1937-1939 yılları arsında Zonguldak milletvekilliği yaparak 1939 yılında Emekli oldu. Vefat edinceye kadar Cibali Kız Ortaokulunda Tarih, Coğrafya ve Türkçe dersleri verdi.
Süleyman Necati; muallim, vatanperver, milletvekili, gazeteci kişiliği ile Erzurum'a ve Türkiye'ye yılmadan hizmet yapmış, 1918'in yokluk, kıtlık tehlikeli günlerinde Erzurum'da bir taraftan çocukları eğitmek için mektep kurmuş, eğitmiş, yetiştirdiği öğrenciler daha sonra ülkenin değişik yerlerinde görev almış, diğer yönden çıkardığı Albayrak Gazetesinde ateşli yazılar yazmış, ülkenin bağımsızlığını savunmuş, bir idealist, son Osmanlı meclisinde görev yaparak tarihe tanıklık etmiş bir simadır.
Milli Mücadeleye yaptığı katkıları nedeniyle 100 sonra rahmetle, şükranla anıyoruz.
1 Mart 1948 yılında İstanbul'da vefat etti.