Şüphesiz şu günlerde herkesin konuştuğu konu Korona virüsü. Allah’ın bir lütfü ve Sağlık bakanlığımızın çok büyük bir hassasiyet göstererek, aldığı tedbirler nedeniyle ülkemizde can kaybı yok çok şükür ancak dünyada durum vahim..! Çoğu ülkede hayat durmuş vaziyette. Biz de henüz can kaybı yok ama böyle devam ederse insanlar korkudan ölecek..! Kimilerine göre, vakıa sayısı bizde de çok ama devlet saklıyor, ne işine yarayacaksa artık..! Erzurum’da ise neden korona virüsü Erzurum’a gelmedi diye endişe eden bir tayfa var…
2020 yılının başlamasıyla birlikte, musibetler dünyanın yakasına adeta yapıştı. Kahinlere göre, 2020 yılı felaketlerle dolu. Bilim insanlarına göre de 20-20 yılı dünyayı yönetenler tarafından yıllar önceden kodlanmış. Kodlamaya göre 20-20 yılının ilk yarısı salgınlar. Mayıs ayı sonuna doğru bu salgın sona erecek. Yılın ikinci yarısı ise hayat normale dönecek. Bir başka cenah ise, 3. Dünya savaşının biyolojik silahlarla başladığı yönünde. Ömrümüz varsa, yaşayıp göreceğiz. Kısacası, Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın dediği gibi, ‘’Görelim Mevla neyler, neylerse güzel eyler’’.
Dönelim memleketimize. Erzurum, ülkemizin sağlık alanında en kaliteli merkezlerinden birisi. Dünyayı esaret altına alan korona virüsü için test yapma maharetine sahip üç ilden birisi. İstanbul, Ankara ve Erzurum. Dolayısıyla şüpheli vakıalardan alınan numuneler bu üç şehirdeki, uzman Mikrobiyoloji uzmanları tarafından inceleniyor. Bugüne kadar Erzurum’da on ilden gönderilen numuneler incelendi sonuçlar negatif. Yani virüse rastlanmadı. Ama sokakta ortalığı karıştıran, insanları paniğe sürükleyen bir tayfa var. Sanki de hastaneler bu virüsle doluymuş gibi konuşuyor, anlatıyorlar. Sanki bu kentte korona virüsü bir kişide tespit edilse, bayram edecek insanlar var...! Hele deli gibi gıda stoku, maske stoku yapanlara ne demeli..?
Bazıları her ne kadar bu virüsün hasretini çekse de çok şükür ki, şehrimizde bu illet yok. Ülkemizde ise 18 kişi de belirtiler var. Ve bu kişilerin üç tanesi ABD diğerleri ise Avrupa’dan ülkemize gelmiş. Ve yine bu kişiler karantina altında. Beğenirsiniz beğenmezsiniz ama bu süreci ülkemiz kadar başarılı bir şekilde yürüten dünyada başka bir ülke daha yok. Hiçbir şehrimizde korona yok. Sağlık bakanlığının söylemleri dışında yapılan tüm açıklamalar yok hükmündedir. Yapılması gereken, suya sabuna her zamankinden daha fazla dokunmak, temizlik kurallarına uymak.
El yıkamayı bilmeyen bir dünya’da ‘’Temizlik imandandır’’ diyen bir inanca sahibiz. Bu işin çözümü de özü de temizlik. Gerisi ise tırı-vırı…