Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOBB 75. Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “Türkiye, serbest piyasa ekonomisi ilkeleri çerçevesinde gelişecek ve büyüyecektir. Tekelleşmeye, çalışanın, üreticinin ve tüketicinin sömürülmesine elbette rıza göstermeyeceğiz ama her adımımızı da serbest piyasa kuralları içinde atacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen TOBB 75. Genel Kurulu’na katılarak, bir konuşma yaptı.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin 75. Genel Kurulu’nun hayırlara vesile olmasını dileyerek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ahiliğin ve lonca teşkilatının günümüzdeki mirasçısı olan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin birlikte çalıştıkları ve yol yürüdükleri kuruluşlardan biri olduğunu söyledi.
“ÜLKEMİZİN GELECEĞİNE İLİŞKİN HER KONUDA, İŞ DÜNYAMIZLA İSTİŞARE ETMEYE ÖZEL ÖNEM VERDİK”
Ekonomi başta olmak üzere Türkiye’nin geleceğine ilişkin her konuda iş dünyasıyla istişare etmeye özel önem verdiklerini, aldıkları tüm kararların, ortak aklın, ortak ihtiyaçların ve ortak vicdanın ürünü olması için gayret gösterdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, her fırsatta iş dünyasının çatı kuruluşlarının genel kurullarına, ekonomi şûralarına, ödül törenlerine ve diğer etkinliklerine katılmaya özen gösterdiğini kaydetti.
“Ülkemizin 81 şehrinde faaliyet gösteren 365 oda ve borsamız büyük ve güçlü Türkiye davamızın ete kemiğe büründürülmesinde lokomotif görevi ifa etti” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Oda ve borsalarımız kendilerini çağın yeniliklerine uydurarak, dijitalleşmeyi hızlandırarak, hem verdikleri hizmetlerin kalitesini yükselttiler, hem de daha derinlemesine analizler yapma imkânına kavuştular.”
“Türk malı ibaresi artık dünyanın dört bir yanında kalitenin sembolü hâline gelmişse, bu başarının altında sizlerin imzası vardır” şeklinde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin ulaştığı iftihar verici seviyede birer Alperen ruhuyla dünyada ayak bırakmayan girişimcilerin büyük emeği ve katkısı bulunduğunu bildirdi.
“TÜRKİYE’Yİ KUR, FAİZ VE ENFLASYON SARMALINA HAPSETMEK İSTEYENLERE KARŞI ZAFERİ BERABER KAZANACAĞIZ”
Türkiye’nin elde ettiği ekonomik başarıları iş dünyasıyla birlikte sağladıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Merkez Bankamızın döviz rezervi işte o zamanlar 27,5 milyar dolarken, hamdolsun şu anda onunla mukayese edilemeyecek bir konuma geldi. Ama bazı sirk cambazları bu konuyla ilgili bile döviz rezervine yönelik bakıyorsunuz gayri samimi açıklamalar yapmak suretiyle bir psikolojik olumsuz hava oluşturmanın gayreti içindeler. Türkiye’yi kur, faiz, enflasyon sarmalına hapsetmek isteyenlere karşı bu zaferi beraber kazanacağız” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son yıllarda maruz kalınan tüm saldırıların şahsına değil, doğrudan Türkiye’yi, 82 milyonun tamamını can evinden vurmayı amaçladığına dikkati çekerek, konuşmasına şöyle devam etti: “Türkiye İttifakı diyerek 82 milyon vatandaşımızı işte bu ortak payda altında bir araya gelmesi idealini hayata geçirmeye çalışıyoruz. Son zamanlarda bir şey moda oldu kucaklaşma zamanı. Şimdi Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği bu çatının altında kucaklaşmıyorsa bunun hesabını herhalde ben verecek değilim. Biz hiçbir zaman kucaklaşmadan kaçmadık, işte onun için Türkiye İttifakı dedik, onun için Cumhur İttifakı dedik. Bazıları hemen söyleme amacımızın ne olduğu gayet açık olan Türkiye İttifakı ifademizi Cumhur İttifakı’nın alternatifi göstererek fitne çıkarma peşine düştü. Hâlbuki Cumhur İttifakı milletimizin tamamını aynı idealler etrafında buluşturma çabamızın lokomotifidir, sürükleyici gücüdür.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen Ağustos ayından bu yana maruz kalınan ekonomik saldırılara hep birlikte çok daha güçlü cevap verme zamanının geldiğini belirterek, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinden istihdam seferberliğine ilişkin aldıkları sözün hayata geçirilmesini beklediklerini kaydetti.
“17 YILDA YAZDIĞIMIZ BÜYÜK BAŞARISI HİKÂYESİNİ DEVAM ETTİRECEĞİZ”
İstihdama ilişkin çağrılarının sadece Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne olmadığını, diğer STK’lara da aynı çağrıyı katılacakları toplantılarda yapacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2,5 milyonluk bir ilave istihdam için ‘Burası Türkiye Burada İş Var’ sloganıyla yola çıktık. Öncü veriler bu yılın ilk çeyreğinde istihdamda 100 bin kişilik bir artışa işaret ediyor. Bu yeniden yükselişe geçtiğimizi göstermesi bakımından önemli bir rakamdır ama yeterli değil. Yaz sezonunun da açılmasını fırsat bilerek gaza basmalı ve hedefimize doğru süratle yol almalıyız” ifadesini kullandı.
Yerli veya yabancı kim olursa olsun yatırımcılara kapıları açtıklarını, açamaya devam edeceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yatırımcılara her türlü desteği verdiklerini, bunun neticesinde ihracatı 36 milyar dolardan 169 milyar dolara çıkarttıklarını açıkladı.
“Hükûmet ve iş dünyası olarak, milletimizle birlikte geçtiğimiz 17 yılda yazdığımız büyük başarısı hikâyesini devam ettirmek bizlerin elindedir” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ülkenin yeniden popülist siyasetçiler, hesapsız kitapsız hareket eden yöneticiler, kifayetsiz muhterisler elinde istikrarsızlık batağına saplanmasına göz yumamayız” diye ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadeledeki başarıları anlatarak, “Güvenlik noktasında bunu başarmadan tabi ki ekonomide de başarıyı yakalamak mümkün değil. Ve iki şeyi hep söylemişimdir, istikrar ve güven. İstikrar ve güven olmadan ekonomik istikrarı yakalamak da mümkün değil” değerlendirmesinde bulundu.
“ÜLKEMİZİ ESKİYE DÖNDÜRMEYİ DEĞİL, 2023 HEDEFLERİNE ULAŞTIRMAYI VAAT EDİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tek vaatleri ülkemizi eskiye döndürmek olanların ne milletimize, ne de sizlere verebileceği hiçbir şey yoktur. Biz ülkemizi eskiye döndürmeyi değil, 2023 hedeflerine ulaştırmayı planlıyoruz” dedi.
Türkiye’ye yönelen saldırılar karşısında son derece kararlı ve keskin bir duruşa sahip olduklarına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin önünde ülkelerin ancak 100 yılda bir elde edebilecekleri siyasi, jeostratejik ve ekonomik fırsatlar bulunduğunu çok iyi biliyoruz. Şayet bunları doğru şekilde değerlendiremezsek hem ecdadımıza hem evlatlarımıza mahcup oluruz. Gece-gündüz verdiğimiz mücadelenin asıl sebebi de işte budur” şeklinde konuştu.
Büyük vizyonları peşinde giderken günlük ihtiyaçları da asla ihmal etmediklerini yineleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin sıkıntılarını vakıf olduklarını, sokakla, pazarla, marketle, mutfakla ilişkisini kesmemiş bir siyasetçi olarak milletin şikâyet ve beklentilerini yakinen takip ettiğini söyledi.
Sorunların çözümü için gereken önlemleri birer birer hayata geçirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, KOBİ’ler için pek çok destek programı uyguladıklarını, vergi indirimleriyle beyaz eşya, mobilya, otomotiv ve konut sektörlerine ilave destek sağladıklarını, zorunlu arabuluculukla ticari anlaşmazlıkların hızlı ve etkin şekilde çözülmesini sağlayacak yeni bir yol açtıklarını, cari açığın millî gelire oranını düşürerek döviz ihtiyacını azalttıklarını, asgari ücreti enflasyon oranının çok üzerinde artırarak milleti ekonomik dalgalanmalara karşı korumaya çalıştıklarını anlattı.
Milletin sebze ve meyve fiyatlarının aşırı yükselişiyle ilgili şikâyetlerine de kulak vererek kısa vadeli bir çözüm olarak hemen tanzim satış formülünü geliştirdiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konuyla ilgili daha köklü çözüm hazırlıklarının da sürdüğünü açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm göstergelerin yeniden yükseliş trendine girildiğine işaret ettiğinin altını çizerek, “Yaptırım tehditleri Türkiye ile ontolojik sorunu olan çevrelerin boş durmayacağını da açıkça gösteriyor. Ama artık biz de onların numaralarını çözdük, nasıl tedbir alacağımızı öğrendik. Şifreler çözülmüştür. Bundan sonra artık öyle çok can yakıcı dalgalanmaların ortaya çıkması kolay kolay mümkün değildir” dedi.
“FELAKET TELLALLARININ HEVESLERİNİ KURSAKLARINDA BIRAKMAYI SÜRDÜRECEĞİZ”
“Türkiye, serbest piyasa ekonomisi ilkeleri çerçevesinde gelişecek ve büyüyecektir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Tekelleşmeye, çalışanın, üreticinin ve tüketicinin sömürülmesine elbette rıza göstermeyeceğiz ama her adımımızı da serbest piyasa kuralları içinde atacağız. Türkiye’nin zenginliğinin, özel sektörün güçlenmesinden geçtiği konusunda en küçük bir şüpheye sahip değiliz. Bunun için yapısal reformlara odaklanacak ve felaket tellallarının heveslerini kursaklarında bırakmayı sürdüreceğiz.”
Tarım sektörünü, gıda güvenliğini diğer tüm konulardan ayrı ve önemli olarak değerlendirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, hububat alım fiyatını hasat dönemi başlamadan açıklayarak üreticilerin emeğine göz diken fırsatçıların önüne geçmeyi amaçladıklarını bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını tamamlarken, bu yılın hububat alım fiyatlarını şu şekilde açıkladı: “Toprak Mahsulleri Ofisi tarafından geçen yıl ton başına 1050 liradan alınan sert ekmeklik buğdayın fiyatı bu yıl yüzde 29 artışla ton başına 1350 lira olmuştur. Kaliteli buğday ise yüzde 4 primli olarak alınacak ve böylece ton başına fiyat 1400 lirayı geçecektir. Arpa alım fiyatı da yüzde 33 artışla ton başına 1100 lira olarak belirlenmiştir. Ayrıca, çiftçi kayıt sistemine kayıtlı üreticilerimize buğday ve arpa için yaklaşık 200 lira prim, mazot, gübre desteği ödemesi yapılacaktır. Yeni hasat döneminin ülkemize, milletimize hayırlı ve bereketli olmasını diliyorum.”