Eleştirel Dil Üzerine

Dilde kullanılan her kelime ve cümle bir psikolojisinin dışa yansımasıdır. Bu sayede insanların konuşmalarına bakılarak neler düşündükleri ve hissettikleri çok rahat çıkarılabilir. İnsan, huzurlu ve mutlu bir ruh hâline sahipse dilinden iyimser sözcükler çıkar. Huzursuz ve sıkıntılıysa karamsar sözcükler dilinden dökülür. Yani testide ne varsa o, dışarı sızar.

İnsanların duygu ve düşünce oluşumunda sadece kendisi değil, çevresi de oldukça tesirlidir. Günümüzde insanların çevresini ise daha çok medya oluşturuyor. Burada kullanılan dil, bireyi ve toplumu etkisi altına alıyor. İnsanlar medyada duyduklarından, gördüklerinden hareketle müspet-menfi veya mutlu-üzüntülü olabiliyor.

Günümüzde siyasette, sporda, magazinde ve daha birçok sahada hâkim olan dil, eleştirel mahiyettedir. Ancak bu eleştirel dil, doğruyu ve yanlışı gösterecek iyi niyet taşıyan bir yapıda değildir. Daha çok kırıcı, hırpalayıcı, kutuplaştırıcı ve horlayıcı özellikler taşıyor. Öfke, nefret ve kin duygularını besleyerek insanları karamsar ve hasım hâline getiriyor, hatta şiddete sevk ediyor.

Bu tür bir dili kullanan insanların psikolojileri kasırgayı, seli, yangını veya depremi andırır. Öfke, nefret ve kin dili, o kadar kabarır ki önüne geleni ya savurur ya boğar ya yakar ya da yerin dibine sokar. Adeta içlerinde psikolojik kıyamet kopar. Onlarda sağduyu, şuur, akıl, sevgi, merhamet ve adalet devre dışı kalır.

Böyle bir psikolojiye sahip olanlar, dilin imkânlarını kullanarak rakiplerini yerle bir etme yoluna giderler. Teşbih telmih, tariz, tevriye, cinas, kinaye ve iham gibi söz sanatlarına başvururlar. İğneleyici, alaycı, aşağılayıcı, küçümseyici, hakaret edici, argolu ve küfürlü bir dille rakiplerine hücum ederler.

Bizim edebiyatımız eleştirel dil bakımından oldukça zengindir. Eleştirel dili karşılamak için Divan edebiyatında hiciv, Halk edebiyatında taşlama, şathiye, günümüzde de satirik(satire) ve yergi kavramları kullanılmıştır. Bu kavramların manaları da oldukça manidardır. Arapça hiciv fısıldayarak söylemek, Türkçe taşlama, birine taş atarak zarar vermek anlamlarını taşımaktadır. Şathiye ise yine Arapça olup sarsmak, köpürmek anlamlarındadır. Latince olan satirik de karışık anlamına gelmektedir. Türkçe olan yergi ise kusurları ortaya dökmek demektir. Görüldüğü gibi birilerini veya toplumu eleştirmek için kullanılan kavramlar menfi anlamlar içermektedir.

Eleştirel dil, kimi zaman şair ve yazarların başına bela olmuştur. Bazıları dövülmüş, sürülmüş, bazılarının dili kesilmiş, bazıları da değişik yöntemlerle öldürülmüştür. Keza bugünde eleştirel dili kullananlar dışlama, fişleme, aşağılama, işten çıkarma, işkence ve hapis gibi cezalarla karşılaşmaktadır.

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.