Ülkemizin yaşayan en büyük şairlerinden İsmet Özel der ki; “İnsanlar hangi dünyaya kulak kesilmişse öbürüne sağır.” Üzülerek ifade ediyorum ki kendi önyargılarımızın kurbanıyız. Olaylara nesnel yaklaşamıyoruz.
Tarımsal üretimde tüm zamanların rekorunu kırmışız, toplamda 137 milyon ton üretim yapmışız. Çoğu ürün artarken bazı ürünlerde de düşme olmuş. Adam o kadar üretimdeki artışı görmüyor,” hıyarda 2023 yılında %3,4 oranında üretim azalışı oldu” diyor. Son yıllarda tarımda üretim azaldı diyor.2002 de 98 milyon ton olan toplam bitkisel üretim 2023 yılı itibariyle 137 milyon ton olmuş Nerede azalış? Yaklaşık %40’lık bir artış var. Üstelik 2000’li yıllarda 28,6 milyon hektar ekim alanı varken bugün 23,4 milyon hektar ekim alanına düşmüşken…O zaman gıda neden pahalı deniyor. Her şey ucuz da gıda mı pahalı sadece. Sadece gıda artsa bu sorunun bir anlamı var. Dünyada tüm ürünlerin fiyatı artı, Türkiye de bu artışlardan nasibini aldı. Her şey de olduğu gibi gıda da artış var.
Yarısına kadar doldurulmuş bir bardağa bakıp bardakta su yok demek ne kadar sakıncalı ise, tam dolu demekte en az o kadar sıkıntılıdır.
Türkiye gerçekleşen hadiseleri insanımız hep kendi siyasi ön şartı ile baktığı için muhalif olanlar yeni gelişmelerin hiçbirini görmemekte, muhalif olmayanlarda yapılan icatlardaki eksiklikleri fark edememektedir. Her iki değerlendirmede yanlıştır. Olması gereken objektif bir bakıştır, gerçekçi bakıştır.200 ml bardağın yarısı dolu yarısı boş demektir marifet. Hatta tam rakamlarla ifade etmek:200 ml bardağın 102 ml’lik kısmı dolu, 98 ml kısmı boş demek gibi mesela…
Tarım konusunda da durum böyle maalesef…Bir kesime göre tarımın hiçbir sorunu yok. Her şey çok güzel. Hayır öyle değil… Tarımda iyi noktada olmamıza rağmen çok eksiklerimiz, hatalarımız var. Tarımsal destekler konusunda, son yıllarda destekler artmasına rağmen istenilen seviye değiliz. Hayvancılık konusunda almamız gereken mesafeler var. Genç çiftçileri köylerde tutamıyoruz vs… Bunları çoğaltabiliriz. Her şeyi tozpembe değil yani.
Ülkemizde bir kesime göre de tarım tamamen bitmiş, çiftçi tarlaları, köyleri terk etmiş, üretim tamamen durmuş, çiftçiye hiç destek verilmiyor, tarımsal üretimi tamamen dışardan alıyoruz vs… Hiçte öyle değil… Türkiye genel itibariyle tarımda başarılıdır. Dünya da tarımsal üretim alanımız 31. Sırada olmasına rağmen üretimde ilk ondayız. Tarımsal üretimde Avrupa da birinciyiz.
2002 yılında 25 milyar dolar olan tarımsal GSYH, 2022 yılında %133 artışla 58,6 milyar dolara yükselmiş.
Türkiye, Tarım ve Gıda Ürünlerinde Net İhracatçıdır. Son beş yıla baktığımızda bunu net bir şekilde görürüz. 2018 yılında 19 milyar dolar olan ihracatımız 34 miyar dolara çıkmış. 2002 yılında tüm ihracatımız 36 miyar dolarken biz bunu bugün sadece tarımla sağlayabiliyoruz. Rakamlar ortada. 2022 yılında 6,7 milyar $ dış ticaret fazlamız var.
Buralara nasıl geliniyor, bunlar nasıl sağlanıyor, bu üretim nasıl gerçekleşiyor gelin bunu bu senenin rakamlarından yola çıkarak irdeleyelim…
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023 yılına ait “Bitkisel Üretim İstatistikleri” verilerini yayınladı. 2023 yılında bitkisel üretim arttı.
Üretim miktarları, 2023 yılında bir önceki yıla göre tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde (yem bitkileri hariç) %10,3; sebzelerde %0,6; meyveler, içecek ve baharat bitkilerinde %2,3 oranında arttı. Buna göre 2023 yılında tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde 77,7 milyon ton; sebzelerde 31,8 milyon ton; meyveler, içecek ve baharat bitkilerinde 27,4 milyon ton üretim gerçekleşti.
Tahıl üretimi 2023 yılında bir önceki yıla göre arttı
Tahıl ürünleri üretim miktarları 2023 yılında bir önceki yıla göre %9,1 oranında artarak yaklaşık 42,2 milyon ton olarak gerçekleşti.
Bir önceki yıla göre, buğday üretimi %11,4 oranında artarak 22 milyon ton, arpa üretimi %8,2 oranında artarak 9,2 milyon ton, çavdar üretimi %11,7 oranında artarak 305 bin ton, yulaf üretimi %12,3 oranında artarak 410 bin ton oldu.
Kuru baklagiller grubunda nohut, kuru fasulye ve kırmızı mercimek üretimi sırasıyla 580 bin ton, 240 bin ton ve 424 bin ton oldu. Yumru bitkilerden patates ise bir önceki yıla göre %9,6 oranında artarak 5,7 milyon ton üretildi.
Yağlı tohumlardan soya üretimi %11,3 oranında azalarak 137,5 bin ton, ayçiçeği üretimi ise %13,8 azalarak yaklaşık 2,2 milyon ton oldu.
Şeker pancarı üretimi %22,1 oranında artarak 23,5 milyon ton olarak gerçekleşti.
Sebze üretimi 2023 yılında bir önceki yıla göre arttı
Sebze ürünleri üretim miktarı 2023 yılında bir önceki yıla göre %0,6 artarak yaklaşık 31,8 milyon ton olarak gerçekleşti.
Sebzeler grubu ürünlerinden domateste %2,3, kuru soğanda %10,6, salçalık kapya biberde %8,2 oranında üretim artışı; karpuzda %7,3, kavunda %11,6, hıyarda %3,4 oranında üretim azalışı oldu.
Meyve üretimi 2023 yılında bir önceki yıla göre arttı
Meyveler, içecek ve baharat bitkileri üretim miktarı 2023 yılında bir önceki yıla göre %2,3 oranında artarak yaklaşık 27,4 milyon ton olarak gerçekleşti.
Meyveler grubunda, bir önceki yıla göre elmada %4,5, zeytinde %48,9 üretim miktarı azaldı. Şeftali ve nektarin toplamında %6,8, kirazda %12,3, vişnede %19,5 oranında üretim arttı.
Turunçgil meyvelerinden mandalinada %58,3, portakalda %74,8, limonda %75,8 oranında üretim artarken, sert kabuklu meyvelerden fındıkta %15,0, Antep fıstığında %26,4 oranında üretim azaldı. Cevizde ise %7,5 oranında üretim arttı.
Muz üretiminde %6,7 oranında azalış gerçekleşti.
Süs bitkileri üretimi 2023 yılında bir önceki yıla göre arttı
Süs bitkileri üretim miktarı 2023 yılında bir önceki yıla göre %4,0 oranında arttı.
Süs bitkileri üretimi içinde kesme çiçeklerin %65,3, diğer süs bitkilerinin ise %34,7'lik bir paya sahip olduğu görüldü.
Bir önceki yıla göre kesme çiçek üretiminde %0,8 azalış, diğer süs bitkileri üretiminde ise %14,5 oranında artış gerçekleşti.
Türkiye Birçok Üründe Kendine Yeten Bir Ülkedir
Buğday, domates, havuç,hıyar, kavun, karpuz, patlıcan, pırasa, limon, mandalina, portakal, Antep fıstığı, üzüm, elma, şeftali Çavdar, bakla (taze), bezelye (taze), biber ve kiraz gibi pek çok üründe de yeterlilik oranları %100’ün üzerindedir
Ürünlerde Yeterlilik Oranlarımız;Buğday %102, şeker pancarı %100, Pamuk (çiğit)%101 ,fasulyede %107,nohut %122, patates %107, kuru soğan %114, incir %518, fındık %561, kayısı %342, ayçiçeği %62,5’tir. Hayvansal ürünlerde yeterlilik oranlarımız, ise süt %108, kırmızı et %98, beyaz et %137, yumurta %123, bal %117’dir.
İthal ettiğimiz ürünlerde var elbette. Bu gayet doğal.Bu ithalat iklimsel ürünlerden kaynaklandığı gibi(tropikal ürünleri mecbur dışardan almak zorundayız,ülkemizde yetişemez) ithal ettiğimiz ürünleri ileyip sonmamaül olarak satmak içinde yapılıyor olabilir. Buğdaydan örnek vermek gerekirse; “Türkiye Buğday İthal Eden Ülke Konumuna Geldi” diyorlar,işin aslı öyle değildir.
Biz buğday üretiminde kendine yeten bir ülkeyiz.Buğdayda, Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında ihracat bazlı ithalat yapıyoruz. Aldığımız buğdayı un, makarna, irmik vb. olarak ihraç ediyoruz.Un ihraç ettiğimiz için buğday alıyoruz. İhracat yapmazsak buğday fazlalığımız var bizim.Buğday unu ihracatında ülkemiz 2002 yılında dünyada 11’inci sırada iken, 2005 yılından beri dünyada 1’inci sırada yer almaktadır. 2002 – 2023 (Ekim ayı itibarıyla) yılları arasında mamul maddenin (un, makarna, irmik, bisküvi, bulgur vb.) buğday karşılığı dahil 100 milyon ton ithalat yapılmışken, 105,4 milyon ton ihracat yapılmıştır. Değerde 14,8 milyar $, miktarda ise 5,3 milyon ton dış ticaret fazlamız vardır.
https://www.youtube.com/watch?v=TeY50Zp9hho