Gazze’nin Düşündürdükleri

7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail’in Gazze’ye saldırılarının üzerinden aylar geçti. İsrail’in orantısız, acımasız, soykırımcı saldırılarında binlerce insan hayatını kaybetti. Başta Amerika ve İngiltere olmak üzere Batılı devletler İsrail’in yanında saf tuttu. Türkiye ve İran gibi Müslüman ülkelerden bazıları da Gazze’de insanların katledilmesinden dolayı İsrail’i kınadı.

 

Türkiye, İsrail’e karşı uluslararası siyasi girişimlerin yanında birtakım ekonomik yaptırımlarda bulundu. İran ise kendisine karşı yapılan saldırılara hava saldırıları ile cevap vermekle yetindi. İlk zamanlarda bazı Müslüman ülkelerde İsrail’i kınayan gösteriler düzenlendi. Ardından Müslümanların, Müslüman ülkeleri sömürmesi yüzünden düşman gördüğü Amerika, İngiltere, Fransa, İtalya ve Almanya gibi Batılı ülkelerde her çeşitten milyonlarca insan, Gazzeliler için sokaklara döküldü. Dinsiz, imansız, gavur veya ateist olarak görülen milyonlarca insanın pek beklenilmeyen bu gösterileri, Müslümanlarda şaşkınlık veren mutluluğa yol açtı. Özellikle kadınların Filistinli Müslümanlar için şarkılar söylemeleri, kendi yöneticilerine başkaldırmaları, gözyaşı dökmeleri, üniversiteli gençlerin İsrail vahşetini bütün dünyaya haykırmaları Müslümanlarca takdir ediliyor.

 

 İzlediğim onlarca videoda insanların çok samimi olmaları dikkatimi çekti. Buna karşın Müslüman ülkelerde aynı oranda ve heyecanda protesto gösterileri yapıl(a)mıyor. Bu gözlemimin bazı ürkütücü sebepleri olduğunu düşünüyorum. Batılı devletler her ne kadar kendi çıkarlarının ve bazı uluslararası güç odaklarının etkisinde hareket etseler de bu ülkelerde yaşayan toplumlar insanlığın yanında yer aldılar. Ben bunu bu toplumların özgür olmalarına; din, dil, ırk farkı gözetmeden insanlığı öncelemelerine bağlıyorum. Bu insanlar akılarını kullanarak yerel prangalardan kurtuluyor ve insanlığa değer veriyorlar. İnsanların ölümünü insanlığın ölümü olarak görüyorlar. Bu ilkelerinde kendi devletlerinin politikalarıyla çelişmekten ve çekişmekten çekinmiyorlar. Bana göre Batılı toplumların bu seviyede olmalarını yüzyıllardır akıl ve bilim ekseninde aldıkları insancıl ve özgür eğitim sağlıyor.

 

Müslüman ülkelerde ise insanlara maalesef insan gözüyle bakıl(a)mıyor. İnsanları Müslüman, Yahudi, Hristiyan; Türk, Arap, Kürt, Fars gibi dinsel ve etnik kimlikler üzerinden yargılıyoruz. Bunların en önüne insanlığı bir türlü koyamıyoruz. Eğer insanlığımız yoksa bu kimliklerin bir değerinin ol(a)mayacağını anlayamıyoruz. Üzülerek söylüyorum ki Müslümanların geleneksel yapıları, aldıkları eğitimler, bu çarpıklığı besliyor. En korkuncu da Müslüman ülkelerdeki yönetimler, kendi insanlarına koyun sürüsü gibi bakıyorlar. İnsanların kendilerine boyun eğmelerini, izin verdikleri kadar düşünmelerini, gösteri yapmalarını istiyorlar. Eğer kendi kontrolleri dışında hareket ederlerse, düşünürlerse insanları baskılıyorlar. Kendi iktidarlarını, insanlardan daha değerli görüyorlar.

 

 Müslüman devletler, insanların akıl ve bilimle hareket etmelerini siyasal, yerel ve geleneksel kurallarla engelleyerek özgürlüklerini öldürüyorlar. Ne gariptir ki değişik sebeplerden dolayı Müslüman toplumlar da bilerek ya da bilmeyerek özgürlüklerinin öldürülmesine ses çıkar(a)mıyorlar. Eğer insanların haksızlığa ve vahşete korkusuzca karşı çıkmalarını bekliyorsak insanları akıl ve bilim üzerine özgür yetiştirmek zorundayız. Müslümanların bu gerçekleri görmeleri gerekiyor. Lakin gördüğüm kadarıyla çok sayıda Müslüman ve Müslüman gruplar bunları görmekten uzaklar. Onların, milyonlarca insanın kanı akmaya devam ederken Batı’daki Gazze gösterilerini Batı’nın Müslümanlaşmaya başlaması olarak görmeleri, üstelik bunun propagandasını yapmaları, bundan tuhaf bir şekilde mutlu olmaları akla zarar duygu ve düşünce bozukluğudur. Bundan kurtularak Batılı toplumların insanlığın vicdanı olmayı nasıl başardıklarını anlamaya ve onlar gibi hareket etmeye çalışmak tüm Müslümanların, insanlığın yararına olacaktır.

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.